Sen Çok İyi
Birisin!
Ne yaparsam
yapayım beni affedersin. Bu yüzden sana rahat davranabilirim. Özen göstermeme hiç
gerek yok. Kırılman ya da üzülmen önemli değil, nasıl olsa sen onu bir şekilde tamir
edersin. Etmek zorundasın.
Sen Çok İyi
Birisin!
Başkalarına
yapamadığım hataları sana yapabilirim. Beni çekersin, idare edersin. Her zaman
alttan alan bir halin var, neden ben olayları bir de senin tarafından düşünmek
zorunda kalayım ki? Böyle iyisin.
Sen Çok İyi
Birisin!
Gitmek
istesen de gidemezsin, gitsen de ne zaman istesem bana yine dönersin, ceptesin.
İstediğim gibi davranabilirim sana. Hayatımdaki gelişmelere göre istediğim
zaman merkeze alıp, istediğim zaman uzakta tutabilirim seni. Sesini
çıkartmazsın. Bunun sebebini sorgulamaya gerek duymuyorum.
Sen Çok İyi
Birisin!
Kendi başına
bir hiçsin, bana muhtaçsın. Ben olmadan bir değerin yok, benim yanımda değilken
hayatında bir anlamın olamaz. Sakın beni de dahil ettiğin kararları kendi
başına almaya kalkma ama ben seninle ilgili yaparım. Etrafımda dolaşmalısın,
bana tabi olmalısın. Yani buradan öyle görünüyor, benim için burasını bilmek yeterli.
Sen Çok İyi Birisin!
Benden hoşlandığının farkındayım. O yüzden gözlerine perde inmiş olmalı. Sana istediğim herşeyi yaptırabilir, seni kenarda yedekte tutabilirim. Gerektiğinde iki mavi boncukla hemen devreye girersin nasıl olsa! Kararlarıma saygı duyup bir adım geride mi durmak? Beni hiç ilgilendirmiyor!
Sen Çok İyi
Birisin!
O kadar iyisin
ki, sende karizmatik ya da havalı bir şeyler göremiyorum. Değerli görünmüyorsun
gözüme. Olduğun yerde öyle kal. Sakın ola herhangi bir konuda benden daha iyi
olduğunu düşünme, seni vazgeçirmek için elimden geleni yaparım. Vazgeçersin.
Ben İyi
Biriyim!
Evet, ben
iyi biriyim. Ve bu yüzden sen, art niyetli uyanık arkadaş, bana her "Sen Çok İyi Birisin" dediğinde
yukarıdakilerden birini söylemeye çalıştığını çok net anlıyorum ama anlamamış
gibi yapıyorum. İdare ediyorum aslında seni. Bilsen kızarsın bana. Beni suçlu
çıkartmak konusunda gerçekten çok yeteneklisin. Öyle ki, iyi biri olduğum için
aslında, beni kötü olduğuma bile inandırabilirsin neredeyse! Ya da, sadece sen
kendini iyi hisset diye öyleymiş gibi davranabilirim.
Ben durduk
yerde insanlara zarar vermek için uğraşmam. Kendi durumum ne olursa olsun,
başkalarının mutluluğunu önemserim. Elimden gelen ne varsa onlar için yapmaya
çabalarım. Ama bu bir ezik ya da elinevurekmeğinial insan olduğum anlamına
gelmez. Sınırsız iyilik çabalarım, suistimal edildiğimi farketttiğim ana
kadardır. İçimdeki kötüyle tanışmak istemezsin!
Tabi şunu da
belirtmem gerek; esasında zannettiğin kadar aptal da değilim. Yani sen "Oh
nasıl da yutturuyorum, ne kullanıyorum be!" derken, ben sana bunun böyle
olmadığını anlatabileceğim en uygun algı seviyesine ulaşmanı bekliyorumdur. Ve
inan bana, bazen o seviyeye ulaşılması zaman alıyor! Dahası, oraya ulaştığında, bana
ulaşabilmek için çok geç kalmış oluyorsun. Deneyimlerimle konuşuyorum,
olmuşluğu var.
Ya da belki de huzurlu bir hayat yaşamak istiyorum ve bu yüzden görmezden geliyorum. Çünkü biliyorum ki, tam da benim gibi iyi insanların sana attığı görünmez tokatlar şaşırtıyor seni en çok. Ama gerçekten öyle bir yükü taşımaya hiç niyetim yok, huzurumu bozmama sebep olamayacaksın. Hay Allah, aslında o kadar da iyi bir insan değilmişim, gördün mü!
Şimdi
dostum, gel hadi ortada bir yerde buluşalım. Yani olması gerekeni yapalım.
Yukarıdaki
tüm maddeleri unutup, bana bir de şöyle bakmaya, "Sen Çok İyi Birisin!" derken beni şöyle
görmeye ne dersin:
Sen Çok İyi
Birisin!
Her zaman
kendinden önce beni düşündüğünün farkındayım. Benim için fedakarlıklar
yapmaktan hiç çekinmiyorsun. Bazen seninle ilgili olmayan bir konu hakkında
nasıl bu kadar endişelenebildiğini, sana anlattıklarımı karşımda sanki sen
yaşıyormuşsun gibi dikkatle dinlediğini ve çözüm üretmeye çabaladığını
şaşkınlıkla izliyorum. Ve en önemlisi, bunun ne kadar değerli olduğunu
biliyorum. Senin de kendine ait bir hayatın olduğunu aklımdan çıkartmıyorum ve
buna saygı duymamın, seni sevmem kadar önemli olduğunu biliyorum. Seni
sömürmeye çalışmıyorum ama gerçekten ihtiyaç duyduğum anda kendi önceliklerini
bir kenara bırakıp, benim yanında olacağını biliyorum. Daha fazlasına ihtiyacım
yok. Kendi hayatlarımızı kesiştirdiğimiz noktalarda benim yanımda olman yeter,
hayatını ele geçirmeye niyetli değilim.
Sen çok iyi
birisin. Ve ben bunun değerini bilecek, seni aptal yerine koymaya çalışmayacak
kadar akıllı biriyim.
Bak bu
söylediklerini sevdim gerçekten. Şimdi seni daha çok önemsiyorum ve şimdi sana
daha çok iyilik yapmak için çabalayacağım.
En baştan başlayalım mı?
En baştan başlayalım mı?